SAYFALAR

30 Eylül 2015 Çarşamba

KEŞKELER

    Yaşamımız boyunca önümüze belki bir veya birden fazla fırsat geçer ama önemli olan bu fırsatlardan hangilerini nasıl değerlendirdiğimizdir.Bazı fırsatları olumlu şekilde kullanılırız,bazılarını ise olumlu yönde çeviremeyiz.Bu hatayı fark ettiğimiz de "keşke" diyerek olaya hayıflanırız ama iş işten geçmiş olur.Bu konuda daha önce yazdığım pişmanlık adlı yazıma buradan  ulaşabilirsiniz.
  
  Yazının başlığında da belirttiğim gibi hayatta değerlendiremediğimiz fırsatlar için "keşke" deriz çoğunlukla,bu durumlar arttıkça keşke,keşke dedikçe bir birikim olur ve bu durumlar karşımızda "keşkeler duvarı" oluşur.İlerleyen yaşamımızda aynı hataları yaptığımız zaman tekrardan duvar karşımıza çıkacak ve bizi iki kez düşünmeye sevk edecek.Bu da içimizde hep bir ukte kalmasına neden olacak.

  İnsan hayatı çok kısa ve hayatımızda pişmanlık anlamı taşıyan keşkelere  yer vermemeye çalışalım.Keşke dememek için ilk hadiseden itibaren iyi düşünerek yapılan şeyler bizim keşke dememize engel olur.Herkese "keşkesiz" mutlu günler diliyorum.

22 Eylül 2015 Salı

2015 Yılında Hala Bir Açıklama Bekleyen 13 Gizemli Olay

1. Havadayken iz bırakmadan kaybolan uçağa ne oldu?

8 Mart'ta Malezya Havayollarına ait olan ve Kuala Lumpur'dan Pekin'e, yaklaşık 8 saat sürecek olan yolculuğuna başladıktan 2 saat sonra uçak ile ilgili kayıp raporu geldi.

20 Eylül 2015 Pazar

ALIŞVERİŞ ARTIK ÇOK KOLAY

   Artık alışveriş çok kolay... Önceden küçük bir yerde yaşıyorsak orada istediğimiz ürün yoksa o ürüne erişme şansımız neredeyse yoktu.Teknolojinin ilerlemesiyle birlikte,istediğimiz ürün ne kadar uzakta olursa olsun  tek tıkla    istediğimiz ürüne erişme imkanına sahibiz.


  İnternetten alışveriş ile hem ürün çeşitliliğini çok fazla seviyeye çıkarabiliyor ve fiyat olarak da çok fazla ürünü kıyaslama şansı elde edebiliyoruz.Bu işlemleri yapmak ise sadece 5 dakika,peki 10 tane mağazayı gezseydik ne kadar süre harcardık? Bu sorunun cevabı 1 saatten fazla bir süredir.Bu durumları göz önüne alınca artık alışveriş çok kolay.
  Önceden internetten alışveriş yapmaya bende çekinirdim fakat 3 aydır çoğu ihtiyacı internetten yaptığım alışverişlerle karşılıyorum.Fiyat olarak dışarıdan daha ucuza alıyorum ve ürün kapıma kadar geliyor.Taksit imkanı olarak da seçenek fazla.

   Geçen günlerde gözlükçüye gittim.Lens siparişi verdim,önceden verdiğim siparişlerde az da olsa taksit imkanı sunuyorlardı fakat artık taksit yapmadıklarını belirttiler ve fiyatı internete göre fazlaydı ve siparişin gelme süresi de normalden fazlaydı.İnternetten bu durum hakkında araştırma yaptığımda almak istediğim ürünün fiyatı hem ucuzdu hemde taksit imkanı sunarak ödeme açısından kolay bir imkan yaratıyor.Ürün hemde kapıma kadar geliyor git-al-gel derdi yok.Bu anlattığım olay sadece bir örnek.

 Bugünde dışarı da gezerken bir broşür verdiler.Broşürde paylaşılan reklam şarküteri konusunda da alışverişin artık internet üzerinden yapılıp kapıya kadar getirilmesiydi.Teknolojinin ilerlemesi sadece giyim ürünleri ya da teknolojik aletler değil gıda ürünleri olarakta kapıya servis imkanını açtı.Zaman geçtikte bu seçenek daha da artacaktır ve internetten alışveriş yapan sayısının ilerleyen zamanlarda daha da artacağını düşünüyorum.Artık alışveriş çok kolay....

15 Eylül 2015 Salı

TRAFİK ÇİLESİ


     Günümüzde en cazip ulaşım araçlarının başında otomobil geliyor.18 yaşına giren herkesin nerdeyse ilk yaptığı işlerden biri ehliyet almak(bende aynı duruma örnek biriyim) ehliyeti alıyoruz,sıra trafiğe çıkmakta.Yola çıkınca ben ne kadar dikkatli kullanıyorum desende karşı tarafın yaptığı bir hata kötü sonuçlar doğurabiliyor.Bu yazımı bugün trafikte yaşadığım sıkıntılardan dolayı yazma gereksinimi duydum.

       Yola çıkmıştım daha 6-7 kilometre civarında bir yol gittim karşılaştığım ilk olay;ben sol şeritte ilerliyordum orta şeritte motosiklet üzerinde bir çift ilerliyordu ve hareket halinde iken selfie yapıyorlardı.Yaptıkları hareketle kendilerini düşünmüyorlar çevresinde bulunan araçlar içinde tehlike arz eden bir durum içindelerdi.Selfie yaparken ufak bir denge,trafik kazasına neden olabilir ve şehir içi yol olduğu için zincirleme kazaya dönüşebilir,kötü senaryolar yazmakla bitmez.Bu durum trafikte ne kadar vurdum duymaz olduğumuzu gösteriyor.




    Trafikte kamyon gibi araçlar benim için her zaman ürkütücü gelmiştir.Büyük araç oldukları için otomobilleri trafikte pek fazla önemsemiyorlar.Az önce anlattığım olayın üzerinden daha bir kaç dakika geçmişti ki sağ şeritte seyreden bir kamyon ani bir şekilde önüme geçti ve önü açık olmasına 30 km/sa hızla ilerleme devam etti.Sağ şeritte önünde bir şey olmamasına rağmen önüme geçmesinin ve bir anda fren yapmamı gerektiren durum neydi,o an kamyon sürücüsü ne düşündü bilmiyorum ama tek bildiğim şey o an için bir tehlike atlattığımdır.

  Gidiş anında başıma gelen olaylar bunlardı.Dönüş yolunda ise sağ şeritte ilerlerken 100 m civarında önüme ilerleyen araç bir anda durarak ana yolda geri geri gelmeye başladı,bir anlık refleksle fren yaptım ve arkasında durdum,yaptığı durumdan dolayı kornaya bastım aramızda çok az bir mesafe kalmıştı ama adam geri gelmeye devam etti,sol şeridin boşalmasıyla hemen arkasından kaçtım.Trafikte bu yapılanlara gülsek mi ağlasak mı bilmiyorum.




  Bu yaşanılan durumlar trafikte sadece 1 gün boyunca başıma gelen bir kaç olay.En sağ şeritten birden 2 şerit sola geçen,olduğu şeritten aniden başka şeride geçen vs. durumlar.Yaşanan bu tür olaylar inşallah bir gün düzelir.Kırmızı ışıkta beklerken daha sarı yanmışken birden arkadan "düt düt"  ,hemen nedir bu sabırsızlık daha yeşil yanmamış 2 saniye hareket edince değişen ne olacak.O durumda kornaya basanlar genellikle yolda bu seferde kırmızı yanmadan önce sarı yandığından son şans ışıkta geçerim düşüncesiyle gaza basıyorlar.Bu durumda ki iki farklı kişi aynı ışıkta yolları kesişince ortaya istenilmeyen durum olan trafik kazası   meydana geliyor.


  Trafikte her zaman dikkatli olmak lazım.Trafik kurallarına uyalım hem kendimizi hem de çevremizi düşünelim.Bu anlattığım durumlar günde yüzlerce kişinin başına geliyordur ve bazıları ne yazık ki trafik kazasıyla son buluyor.Bayramın da yaklaştığı dönemde trafikte daha da dikkatli olmamız gerekiyor.

10 Eylül 2015 Perşembe

ÇANAKKALE ŞEHİTLİK GEZİSİ

      Çanakkale daha önce gitmediğim iller içinde yer alıyordu.Hep gitmek istiyordum ama bir türlü nasip olmamıştı.Bu tatilde Çanakkale'ye gitmeye karar verdik ve çok güzel 2 gün geçirdik.Çanakkale'ye gitme amacımız şehitliği görmekti.Bilen birinin gezdirmesi iyi olacağı tura katıldık.Sabah 9.30 gibi tura başladık.Çanakkale feribot iskelesinden yola çıktık ve Gelibolu yarım adasına geçtik.Çanakkale boğazının en dar kısmından geçiş yaptık.Karşıya geçerken bizi "DUR YOLCU" yazısı karşıladı.

DUR YOLCU
   Rehberimiz anlattıkça o günleri yaşamaya çalıştım.Orada bulunmanın verdiği manevi duygular çok fazlaydı.Bol bol fotoğraf çektim.Çanakkale'yi görmeyen arkadaşlar varsa mutlaka görmenizi tavsiye ederim.Anzaklar kilometrelerce uzaktan Çanakkale'yi ziyarete gelirken bizim az gitmemiz çok acı bir durum.Gezimiz Seyit Onbaşı heykeli ile başladı.Dile kolay 276 kilogramlık top.Seyit Onbaşı'nın 276 kiloluk mermiyi kaldırmasından belli bir süre sonra gazeteciler kahramanı fotoğraflamak istemişler fakat Seyit Onbaşı tekrar kaldıramamış.Bu durum karşısında komutanına;"Komutanım gerçekten tekrardan ihtiyaç olursa ben bu mermiyi yine o namluya taşırım demiş."
276 KİLOLUK MERMİ


SEYİT ONBAŞI'NIN MERMİYİ KOYDUĞU TOP

   Çanakkale'de genci,yaşlısı vatanın savunması için savaşmıştı.Gidenler,geri dönmeyi düşünmediler.

  Ordan yolumuz Bigalı köyüne devam etti.Atatürk'ün,Çanakkale cephesine gönderildiğinde konakladığı ev orda bulunuyordu.Bigali köyü koruma altındaki köylerdenmiş ve Gazi Köy olarak adlandırılıyormuş.Gazi köy olduğu için bütün evlerde Türk Bayrağı asılı durumda.Bayraklar asılı evler arasından yürürken içim kıpır kıpırdı.Bu durumda bulunan ve Gazi Köy unvanını almış köylerin sayısı fazlaymış.Tarihimize her zaman sahip çıkmalıyız.

  Anafartalar,Anzak koyu,Kanlısırt derken yolculuğumuz devam ediyordu.Conkbayırına gelmiştik.Savaş zamanında çok önemli bir konuma sahip bir alanmış.Çevreyi gördüğümde sahip olduğu konumun değerini  anlamış oldum.Coğrafya çok hakim bir bölgeydi.Türk siperlerinin bozulmadan duranları vardı ve orada aklıma gelen şey İstiklal Marşı'mızda yer alan "Bastığın yerleri toprak diyerek geçme,tanı düşün altında binlerce kefensiz yatanı"dizesi aklıma geldi.
SİPERLER


   Yolculuğumuza 57.Alay Şehitliğine uğrayarak devam ettik.57.Alay hakkında hepimizin bilgisi vardır.57.Alay Şehitliğinin girişinde Hüseyin Amca heykeli karşılıyor bizi.107 yaşında Şehitleri anma töreninde bastonu ile yokuşu tırmanarak etkinliklere katılmıştır.

    Turumuz Çanakkale Şehitlik Abidesi ile devam etti.Bulunduğumuz konumdan karşıda İngiliz anıtları görünüyordu.1930'lu yıllarda İngilizler anıtları dikmelerine rağmen bizim 1985'li yılları bulmuştur.




  Daha sonra Salim Amca müzesini ziyaret ettik.Savaştan belli süre sonra çevrede bulunan eşyalar hurdaya verilirken Salim Amca,eşyalar hurdaya verilmeden önce satın alarak onları bir yerde toplayıp müze halinde sergilemeye başlamış.Kullanılan savaş aletlerini,mataradır,mermidir onları görmekte güzeldi.Müzenin adı "Salim Mutlu Özel Harp Anıları Müzesi" ziyaret etmek isteyenler için.Turumuzun son noktası zamanında hastahane olarak kullanılan Şahindere Şehitliği.Orada rehberimizin anlattığı olaylar beni çok etkiledi.18 gibi turumuzun bitmesinin ardından tekrar feribot ile Çanakkale'ye dönerek turumuzu tamamladık.




Ulu Önder Atatürk ve aziz şehitlerimiz,bu günleri sizlere borçluyuz.Unutmadık,unutmayacağız,unutturmayacağız...



4 Eylül 2015 Cuma

Yepyeni Bir Heyecan! "Mr.Robot"


Yaz dönemine iyi bir giriş yapan Mr.Robot'un adını bazılarınızın duyduğundan şüphem yok.
Son zamanlarda adından sıkça söz ettiren Mr.Robot, 2 Eylül itibariyle ilk sezonunu noktaladı.